KA.DER: Türkiye ‘demokrasi’ ayıbı yaşıyor

Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA.DER), “Türkiye, yeni ‘demokrasi’ ayıbı yaşıyor” başlığıyla yaptığı açıklamada, Meclis’teki kadın oranının düşüklüğünü eleştirdi.

Türkiye’nin 7 Haziran seçimlerinin ardından, uzlaşma kültüründen yoksun siyaset anlayışının zirveye ulaştığı günleri yaşamaya başladığının belirtildiği açıklamada, bu ortamda en büyük acıyı kadınların yaşadığı hatırlatıldı. Şiddet dilinin her gün daha da tırmandığı bir süreçte 1 Kasım seçimlerine gidildiğinin ve bu seçim döneminde de erkeklerin normlarına göre şekillenen siyasal yaşamın kadınları siyasal yarışın dışında bıraktığının ifade edildiği açıklamada, “7 Haziran seçimlerinde yoğun kampanyalar, eylemler, lobi çalışmaları ve bir siyasi partinin yüzde 49 kadın aday göstermesi ile TBMM’de kadın temsili yüzde 14’ten yüzde 18’e çıkmıştı. 1 Kasım seçimlerinin ardından TBMM’de kadın temsil oranı yüzde 15 oldu. AK Parti’den 34, CHP’den 22, MHP’den 3 ve HDP’den 23 olmak üzere 82 kadın milletvekili TBMM’ye girdi” denildi.

Erkek Meclis iş başında 

Türkiye’nin bir kez daha “kadın temsili eksik” bir Meclis tarafından yönetileceğinin hatırlatıldığı açıklamada, “Erkek Meclis’ten” çıkacak yasaların bir kez daha kadınları hiçe sayan, şiddet, nefret, öfke, kavga, kaos ve uzlaşmazlıktan beslenen erkek siyaset anlayışı ile 4 yıl daha iktidarda olacağına vurgu yapıldı.

Hükümetin yarısı kadın olmalı

KA.DER, kadınlar adına taleplerini şöyle sıraladı:

* Yeni kurulacak hükümette bakanların ve bakan yardımcılarının yarısı kadın olmalıdır.

* Tüm bakanlıklar, kadın ve erkek arasındaki eşitsizliği giderici politikalar üretmelidir.

* Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın adına ve görev tanımına “Kadın” kelimesi ve kadınlarla ilgili politikalar eklenmelidir.

* Başta Anayasa Komisyonu olmak üzere, TBMM’de kurulacak tüm komisyonlarda üyelerin yarısı kadın milletvekillerinden oluşmalıdır.

* Anayasa’da yeni düzenlemeler yapılırken kadın örgütlerinin görüş ve önerileri alınmalıdır.

* Kadını aileden bağımsız, eşit ve özgür bir birey olarak gören Anayasal düzenlemeler yapılmalıdır. Anayasa Komisyonu üyelerinin yarısı kadınlardan oluşturulmalıdır.

* Resmi nikah kıymadan dini nikah yaptıranlara ve evlilik cüzdanını görmeden bu nikahı kıyan din görevlisine verilen cezanın iptali kararı kaldırılmalıdır. Çocuk yaşta evlilikler ve erkek çok eşliliği engellenmelidir.

* Meclis’te kadın cinayetleri ile ilgili daimi komisyon ve alanda çalışan kadın örgütlerinin oluşturacağı izleme komisyonu kurulmalıdır.

* Şiddetten korumada kadınlar arasında ayrımcılık yapılmamalıdır.

* Kadına karşı işlenen suçlarda “iyi hal” durumundan cezai indirimler kaldırılmalıdır.

 HABER MERKEZİ


Kadınlar: Mücadeleye devam

Kadın vekil yüzdelerinin düşüşünü değerlendiren kadın aktivistler, Meclis’te kadın temsil oranı düşmesine rağmen HDP’nin neredeyse eşit temsile varan bir kadın temsil oranına sahip olduğunu, AKP ve diğer partilerin ise kadın temsiline yer vermediğini belirterek, 1 Kasım seçimlerini halklar ve kadınlar açısından bir dayatma olarak değerlendirdi.

1 Kasım seçimleri bir dayatma

Kadın Özgürlük Meclisi (KÖM) üyesi Sakine Esen Yılmaz, kadınların toplum sorunlarının aşılmasında önemli bir role sahip olduğunu dile getirerek “AKP bunun bilincinde olmalı” dedi. Meclis’te kadın temsil oranı düşmesine rağmen HDP’nin neredeyse eşit temsile varan bir orana sahip olduğunu belirten Yılmaz, AKP ve diğer partilerin ise kadın temsiline yer vermediğini söyledi. Yılmaz, 1 Kasım seçimlerini halkların yanı sıra kadınlar açısından da bir dayatma olarak değerlendirdi.

HDP’nin politikaları AKP’yi rahatsız etti

Gökkuşağı Kadın Derneği Yönetim Kurulu üyesi Nazmiye Ülker de, HDP’nin 7 Haziran başarısının kabul etmediğini ifade ederek, kadın eksenli politikaları ve eşbaşkanlık sistemiyle Türkiye’ye bir yenilik getiren HDP’nin, AKP’yi oldukça rahatsız ettiğini söyledi.

İktidara geldiği ilk günden bu yana AKP’nin kadın ve Kürt düşmanı politikalar üreterek, kutuplaşma, şiddet ve savaş ortamını arttırdığını ifade eden Ülker, en fazla kadınların hedef alındığını vurguladı.

Mücadelemizi sürdüreceğiz

Sosyalist Feminist Kolektif (SFK) üyesi Öznur Subaşı ise, seçim sonuçlarının kendileri açısından umut kırıcı olsa da kararlılıkla mücadeleye devam edeceklerini belirtti. AKP’nin siyasetten uzak tutmaya çalıştığı kadınları ev ve aileye kapatmaya çalıştığını aktaran Subaşı, dolayısıyla kendileri için Meclis’teki kadın temsiliyetinin çok önemli olduğunu söyledi.

Subaşı, “7 Haziran seçimlerinde Meclis’te artan kadın vekil sayının bile yetersiz olduğunu söylerken, şimdi ondan geriye düşmüş olmak kabul edilemez bir durum. Meclis’te, genel olarak üretilen politikaların erkek ürünü olduğunu biliyoruz. Buna karşı HDP’nin Meclis’te olan kadın milletvekilleriyle birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

 DİHA/İSTANBUL

Yorum bırakın