Komün yaşam kazandırdı

Nusaybin’de devletin ağır silahları 7 yaşındaki çocuktan kucağında bebeğini taşıyan annelere kadar gece gündüz direnen halkın kararlı mücadelesine çarptı. Saldırılara karşı komünlerle direnişi büyüten halk yaşamını ve ihtiyaçlarını da örgütledi.

 

Nusaybin ilçesinde 13 Kasım tarihinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı, bugüne kadarki en uzun süreli yasak oldu. 14 gün süren yasak boyunca özel harekat timleri saldırılarını Abdulkadirpaşa, Yenişehir, Dicle ve Fırat mahallelerinde yoğunlaştırdı. Bu mahalleri cepheden gören Çağçağ Caddesi ve Newroz Alanı’nda konuşlanan onlarca zırhlı araç  iki hafta boyunca sokakları ve evleri rastgele taradı.

Trafolar, su şebekeleri patlatıldı

Halk direnişi sonucu mahallelere girmeyi başaramayan özel harekat timleri, elektrik trafoları ve evlerin çatılarında bulunan su depolarını hedef alarak, mahalleleri susuz ve elektriksiz bıraktı. Direnişin ikinci gününde elektrik trafolarını bomba atarlarla hedef alan özel timler, her dört mahallede bulunan bütün trafoları patlatırken, yine bomba atar mermileriyle her dört mahalleye giden su şebekelerini de tahrip ederek mahalleleri elektriksiz ve susuz bırakarak, direnişi kırma yoluna gitti.

Komünlerle büyüdü 

Polisin mahallelere girmesi halinde büyük bir katliam gerçekleştireceğini bilen mahalleliler, saldırılar yoğunlaşınca direnişi komünlerle büyüttü. Tümüyle karanlığa gömülen mahallelerde önceden depolanan su ve erzakları hep birlikte tüketen mahalleli, ablukanın 7-8’inci gününden itibaren bitme noktasına gelen erzak ve suları daha tedarikli kullanmaya başladı.

Polis kurşunlarının hedefine girmeyecek güvenli bahçelerde yaktıkları ateşin başında pişirdikleri yemekleri hep birlikte tüketen yurttaşlar, ateş üstünde ısıttıkları suyla da temizlik ihtiyaçlarını karşıladı. Artan yoğun saldırı altında birbirlerine kenetlenen ve hep beraber hareket eden yurttaşlar, ördükleri komünal direniş ağıyla polisin mahallelere girmesini engelledi.

Direnişin kaynağı kadınlar 

Saldırılara karşı 7’den 70’e hallkın direnişe geçtiği mahallelerde,  öncüsü şüphesiz kadınlar oldu. Gündüzden geceye kadar mahalle girişlerinde nöbet tutan kadınlar, seslendirdikleri parçalar, attıkları zılgıtlarla çocuklarının olduğu gibi tüm mahallelinin de direniş kaynağı oldu. Mahallenin iradesini koruduklarını belirten ve mahalle girişlerinden ayrılmayan çocuklarını zor da olsa ikna edip dinlenmeye göndermeyi başaran kadınlar, ellerine geçirdikleri tenekeleriyle nöbeti devraldı. Gelen her zırhlı araç sesi ve polislerce sıkılan kurşun seslerinin ardından çektikleri zılgıtlarla tüm mahalleye güç veren anneler, çaldıkları tenekelerle de devlet güçlerinin ağır silahlarıyla mahallere girmesini engelledi.

Moral kaynağı çocuklar

Günlerce süren yoğun saldırılar altında herkesin “yorulduğu” günlerde ise meydana mahalleli çocuklar çıktı. 10-15 kişilik gruplar halinde sokak aralarında attıkları slogan ve çıkardıkları gürültülerle mahallelinin moralini yükseltti.

 

 DİHA/MARDİN

Yorum bırakın